Hamd ve Şükür / Nebevi İstikamet - 18
AGD İstanbul Şubesi olarak değerli hocalarımızın yazılarından derlemiş olduğumuz Nebevi İstikamet kitapçıklarını istifadenize sunuyoruz. Bu ayki konumuz "Hamd ve Şükür"
Hamd ve Şükür Nedir?
Hamd, Arapça, övmek manasınadır. Yüceltmeyi, ifâde etmek üzere methetmek, sena etmek demektir.
Şükür; nîmetlerin asıl sahibini tanımak ve onları ihsân eden Rabbine; özü, sözü ve davranışlarıyla itaat hâlinde bir hayat yaşamaktır.
Hamd ve şükür, yalnızca dille olmaz. Gerçek bir hamd ve şükür, birbirine bağlı üç unsurdan oluşur. Bunlar; ilim, hâl ve ameldir.
• İlim; bütün nîmetlerin Hak’tan geldiğini bilmektir.
• Hâl; nîmetlerin gerçek sahibine karşı tâzim, hürmet ve muhabbet duymaktır.
• Amel ise; bu duyguların gerektirdiği minvâl üzere yaşayıp şükrü kavlen ve fiilen ifâde etmek, nîmetleri Hakk’ın rızâsına uygun olarak kullanmaktır.
Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri fiilî şükrü şöyle ifâde buyurur:
“Şükür; Allah Teâlâ’nın lûtfettiği nîmetle O’na âsî olmamak ve o nîmeti günaha sermâye etmemektir.”
Demek ki ibadet, muâmelât, ahlâk, Allah yolunda gayret, fedakârlık, takvâ, günahlardan sakınmak gibi Hakkʼa itaat tezâhürleriyle, hamd ve şükrümüzü fiilen de sergilemeliyiz.
Yazının devamını aşağıdaki PDF dosyası üzerinden okuyabilirsiniz.